FoRuMKaSıRGa | PaYLaSiMDa SoN NoKTa.!
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


REKLAM ,MODERATÖRLÜK ,ADMİNLİK İÇİN MSN ADRESİ : bykasirga@w.cn |
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Halkadaki Gökyüzü..

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
sahmeran35
Admin
Admin
sahmeran35


Mesaj Sayısı : 656
Yaş : 28
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 14/08/08

Halkadaki Gökyüzü.. Empty
MesajKonu: Halkadaki Gökyüzü..   Halkadaki Gökyüzü.. I_icon_minitimePerş. Ağus. 28, 2008 11:13 pm

Odasının ortasında üzerinde yatak bulunmayan divanın üzerinde oturmuştu kafasını önüne eğmişti.İki elini iki yana açık kıpırdaman yere bakıyordu.Ayagında hiçbir sey yoktu üzerinde patlıcan moru uzun bir elbisesi vardı.Kızıl düz saçları uyum içersinde iniyordu elbisesinin üzerine.Yeşil gözlerini biraz dikkat edilince parlaklıgından hemen fark edilebilirdu. Etraf o kadar dağınıktı ki neredeyse kaybolmuş gibiydi odanın içersinde odanın her yerinde mumlar vardı ufak mumlar,büyük mumlar her ceşit mum vardı mumlara karşı bir ilgisi vardı küçüklüğünden beri. Perdenin artık tek işlevi güneşi engelemek olduğu belli oluyordu rengi o kadar solmuş ve yıpranmıştıki. Arkasında ki duvarda bulunan çatlak göze batacak kadar açılmıştı aslında bu binanın nasıl ayakta durduğu bile düşündürüyordu insanı ara sokakda beklide yüz yıldan daha yaşlı bir binaydı asansörü eski korku filimlerindeki gibiydi komsuların hiçbirisi birbirini tanımıyordu eski apartmanda merdivenleri çok dikti yaşlı bir insanın en üst kata cıkması beklide imkansızdı.Apartmanın dışından seyyar satıcıların sesleri derinden bir yankılanma ile geliyordu insanın kulağına apartmanda,sanki çok uzaklardan gelen bir ses gibiydi.Binanın Çatı katı beklide en güzel yeriydi. Çatıya çıktıgınızda İstanbul kanatlarımın altında dedirtiyordu insana. Orada gece yarısı oturarak bir saat geçiren herkes İstanbul iyi ve kötü yönlerini görebilirdi beklide. SİMELA da öyle yapardı akşamları gelirdi çatıya cıkardı hatta bir ara orada kuşları vardı beslediği.Ailesi o küçük iken gözlerini kapamışlardı gün ışığına ,bir süre amcası ile kalmıştı on sekiz ine geldikten sonra evden ayrılmış tı buraya yerleşmişti. Çok olmasada iyi bir maaşı vardı işini seviyordu bir tekstil firmasında calışıyordu tasarımlarıyla da aldığı ödülleri vardı: Özellikle karakalem çalışmaları görülmeye değerdi. Gene böyle sıradan bir gündü aslında her şeyin başlangıcı simela her zaman olduğu gibi aynı saatte gelmişti işinden Faruk u aramıştı gelir gelmez yaklaşık 2 senedir beraberledi. simela Faruk a karşı büyük bir sevgi duyuyordu. Neredeyse her gün görüşüyorlardı. Sinemaya tiyatroya hep beraber giderlerdi. Birisinin yaptığı öbürkü her zaman bilirdi. Ama o gün Faruk işten bugun geç çıkacagını söylemişti özür dileyerek..



Simela akşamı geçirmek için çatıya cıkmıştı kuşları na yemlerini verdi kırılmış tuğlaların ardın istanbulu seyretmeye başlamıştı biraz geçmeden apartmanın sessiz sokagı garip seslerle yankılandı. İki adam önden koşan ufak bi çoçugu kovalıyorlardı cocugun onlardan elinde ki şeyi kacırdıgı belliydi.Simela ilk önce cocuk hırsız diye düşündü ama arkadan gelen adamları görünce onların hırsız olduğuna bir anda inandı.Çoçuk bütün gücüyle koşuyordu apartmanın önüne gelince bir an duraksadı cocuk ve sonra hemen apartmana girdi bunu gören simela hemen dairesine inmek için merdivenleri doğru gitti bir kat alttaydı daire kapısını açarken ellerinin titrediği görülüyordu. kapısı açtı tam içeri girecek iken cocugu merdivenlerin başında gördu. Çoçuk hiçbir sey söylemedi ama gözlerindeki ifadeden ona yardım etmesi için yalvardığı belliydi. Arkadan adamların anlam veremediği konuşmalar duyuluyordu.Simela cocugun gözlerine baktı ufak bir cocuktu daha 15 indeydi belki.temiz bir suratı vardı ama koşmaktan kıpkırmızı olmuştu. Çocukla konuşmadan eliyle içeriye gelmesini işaret etti cocuk koşarak içeriye girerken arkandan adamları görülebiliyordu. Hemen kapıyı kapattı ve bütün kilitleri kullandı kapıyı sağlanlaştırmak için. Dışardan anlamsız konuşmalar sürüyordu.Bu İngilizce yada Fransızca degil diye düşündü simela bilmedigi bir dil di ne duymuştu nede bir yerde okumuştu böyle bir konuşma stilini.



Dışarıdaki adamlar kapıyı zorlamaya başlamışlardı apartmanda kimse kapısını bile açıp ne olduğunu öğrenmek istemiyorlar dı bu olaylar artık onlar için sıradan seylerdi. Simela korkuyordu kapıya sırtını dayamıştı kapıyı tutuyor digeryandan cep telefonuyla Faruk un numarasını cevirmeye calışıyordu. Bir anda içiriye aldığı cocuk geldi aklına gözleri onu aradı bir an.Salonun ortasındaydı.Önünde kalın bir kitap vardı.Bu adamların istedikleri şeydi. Çok eski bir kitaptı kitabın ciltdinden belli oluyordu. Çoçuk dizlerinin üzerine çokmuştu ellerini iki yana açmıştı ve kitaptan dışarıdaki adamların konuştukları dile benzer bir dille bir seyler okumya başladı kitaptan okudukca sesi dara derinden gelmeye başladı. Simela olanlara anlam getiredi anlamsız ca cocuga bakıyordu. Çoçuk okudukça sesi kalınlardı kitap sanki ağırlasıyordu yere doğru. Çoçuk son cümlelerini kafasını kaldırarak haydırdı.



 tuhana akninopaleee
işte bundan sonra odanın ortasında kitabın üzerinde bir ışık halkası belirdi simela anlamsızca bakıyordu. Halka yavaşca büyümeye başladı. Büyüdükce etrafı titretmeye başlıyordu. Eşyalar yere düşmeye başladı çoçuk yavaşca yerden kalkmaya başladı. o yerden kalktıkca halka büyümeye devam etti.



Simela olanlara bir anlam veremiyordu.Bu bir rüya olmalı dedi kendi kendine göz bebeklere büyüdü tansiyonu cıkmıştı bir taraftan dışarıdan hala kapıyı zorluyorlardı. Olanları gördükten sonra bir an kapıyı açmayı bile düşündü elleri titriyordu sacları dağılmıştı. Elbisesinin kolu kapıdaki bir çiviye takılmış ve yırtılmıştı hafifda derisini kesmişti. Beyaz elbisesi artık kendi kanı yavaşca kırmızıya boyuyordu.



Halka artık tamamen büyümüştü çoçuk simela ya baktı elliyle onu cagırarak gel diye bağırdı ince sesiyle. Ama Sinema hala tereddüt içinde idi. Bir an dalgı garip olarak annesi ve babası geldi aklına oda bir anlam verememişti buna cocuğun sesi düşünceleri kesti. -- Senide öldürürler gel hemen… Kapıyı bir eliyle tutarken diger eline çoçuğa uzattı cocukgunelini kavramıştı artık elleri o kadar sıcaktı neredeyse bırakıcaktı bir an.Çoçuk halkaya doğru ilerledi. Sinema halkanın içine eğilip baktı bir ey gözükmüyordu sadece karmasıkrenkler var bir gök kuşağı gibi dedi kendi kendine ölece baka kaldı renklere sanki büyülenmiş gibiydi.Halkanın içindeki enkler gözlerinden görüne biliyordu.



Simela renklere dalmıştıki çoçugun sesiyle bir den kendini halkanın içerisine atlarken buldu. Çoçuk hadi kapıyı açıçaklar gitmemiz lazım… dedi ne sinemayı arkasından halkanın içersine itti v sonrada kendisi yerden kitabı alarak renk cümbüşünün içerisine atladı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://kasirga.eniyiforum.net
 
Halkadaki Gökyüzü..
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
FoRuMKaSıRGa | PaYLaSiMDa SoN NoKTa.! :: HiKaYeLeR & YaZıLaR-
Buraya geçin: